ya

07.07.2006

aa
Motosiklet kullananlar dikkat!
Bilin bakalım, hakimlerden bile daha çok yetki sahibi olanlar kimlerdir?
Boşuna kafanızı yormayın, bulamazsınız. Uzatmadan söylüyorum işte.
Trafik polisleri...
Öyle ya, hem iddia makamı, hem de karar mercii kendileri.
Üstelik verdikleri (yazdıkları) cezanın temyizi de yok.
"Bastır arkadaş, şu kadar ceza" dediler mi, vereceksin.
Elin mahkum buna.
Geçenlerde, "Haksız yere kesilen ceza" başlıklı yazımda, radar uygulamaları ile yasak yerlere park sorununa değinmiş, "Siz asıl kırmızı ışıkta geçenle, sarhoş sürücüyle, emniyet kemeri takmayanla, cep telefonuyla konuşanla, ehliyetsizle mücadele edin" demiştim.
YANIMA GELDİ
Trafik Denetleme Şube Müdürü Tamer Dönmez, rakamlarla geldi yanıma.
2006'nın ilk beş ayında 1779 ehliyetsiz ve 2 bin 416 alkollü araç kullanan, 9 bin 39 emniyet kemeri takmayan, 1599 direksiyon başında cep telefonuyla konuşan ve 4 bin 315 de, kırmızı ışıkta durmayan sürücülere ceza kesmişler. Bu arada fazla yolcu alan 6 bin 679 aracın sürücüsü cezalandırılmış ve 3 bin 697 araç trafikten men edilmiş.
Radar uygulamalarını ise daha çok kazaların yoğun olduğu yollarda yapıyorlarmış.
"Ehliyetsiz, plakasız motosiklet kullananlara karşı ne gibi önlem alıyorsunuz?"
Bunun da cevabı hazırdı.
TRAFİKTEN MEN
Son bir haftada 148 ehliyetsiz, 169 yetersiz ehliyetsiz motosiklet sürücüsünü yakalamışlar. Sürücü ehliyetiyle motosiklet kullananlara asla göz yummuyorlarmış. Koruyucu başlık kullanmayan 794 sürücü hakkında da ceza uygulamışlar.
Bu arada fenni muayenesi geçmiş 37 motosikletin sürücüsü hakkında işlem yapmış, 96 motosikleti de trafikten men etmişler.
Trafik Denetleme Şube Müdürü Temer Dönmez, yine de en çok cezayı park yasağını ihlal eden sürücülere kestiklerini kabul ediyor ve, "Trafik akışını sağlamak için bizim yerimizde siz olsanız ne yaparsınız?" diye soruyor.
Aferin, şehir içi trafiğinden sorumlu müdüre.
Tek tek şehirdeki altyapı eksikliklerini sıralamıyor, ağlayıp sızlamıyor, dert yanmıyor hiç değilse...
Türkiye'de hakimler vardır
Hakim Beyazıt Boran, kırmızı ışıkta geçerek bir kişinin yaralanmasına neden olan kamyonet sürücüsüne bir yıl hapis cezası vermiş.
Dahası, bu cezayı ne ertelemiş, ne de paraya çevirmiş. Üstelik, sürücü Ahmet Ünlübaş'a verilen ceza, TCK'nın imkan sağladığı en yüksek sınırda imiş.
Ankara, 2. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi Beyazıt Boran'ın gerekçesi de şu:
"Trafik sorununun çözümünde, cezalar caydırıcı olmalıdır."
Bu hakim, hepimizce tebrik edilmesi gereken değerde.
Hem de böyle bir karar verdiği için değil sadece.
Sürücülerin ehliyetine ancak mahkeme kararıyla el konulabileceğine karar veren de, zinada yalnız kadınlara ceza verilmesini öngören yasa maddesini, Anayasa Mahkemesi'ne götürerek iptal ettiren de o...
Bu konu artık çok sıktı
"Benzin zammını artık yazmayacağım. Bu konu yalama oldu" diye düşündükçe, akaryakıt yazıyor ve kendime hayret ediyorum.
Dünyada en yüksek fiyatla benzin kullandığımızı duymayan kalmadı.
Altı ay içinde bir ürünün fiyatı 18 kez artar mı?
Artar, sadece Türkiye'de artar.
Bu kadar sık zammın ardından, akaryakıt istasyonları denetlenebilir mi? Örneğin, "Benzin pompaları doğru çalışıyor mu?" diye ciddi ölçümler yapılabilir mi?
Hayır.
Türkiye'de toplanan vergilerin dörtte biri akaryakıttan sağlanıyorsa, ne zammın sonu gelir, ne denetim, ne indirim olur.
Böyle bir durum başka ülkelerde yaşansa, iktidarın başı uçurulur.
KILÇIK
Düşmanlığı dostlukla,
kötülüğü iyilikle karşıla.

AHİ EVRAN
(Anadolu'da Ahilik adlı
esnaf teşkilatını kuran alim)